CHP Akçaabat İlçe Başkanı Mustafa Bak, “Eğitim Öğretim Yılının Çok Sayıda Ölümlerin Yaşandığı Zamanda Açılmasını Mantıklı Bulmuyorum”
CHP Akçaabat ilçe başkanı Mustafa Bak, 2021-2022 eğitim öğretim yılı açılmadan önce CHP olarak yaptıkları önerilerinmilli eğitim tarafından dikkate alınmadığını belirterek, okullarda yaşanan aksaklıkların ilerleyen günlerde çok daha büyük tehlikeler yaşatabileceği vurgusunu dile getirdi.
Bak, yazılı olarak yayınladığı açıklamada çok sayıda önerilerde bulundu..
“2021-2022 eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte devam eden Covid-19 salgınında da çok ciddi oranda artışlar ve ölümler yaşanmaya başlamıştır. Elbette ki bu salgın tüm dünyayı etkilemeye devam etse de mesele çocuklarımız ve eğitim olunca bu konuda çok daha akılcı ve doğru çözümler üretilebilirdi. Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanımızın “ Okulların açık kalması Milli Güvenlik meselesidir” diyerek bu konunun ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır. Fakat alınan tedbirler ile bu sürecin çok sağlıklı bir şekilde yürütülemeyeceği, artan vakalar ve bazı okullarda art arda sınıfların kapatılmasıyla ortaya çıkmıştır. Biz Salgının 2. dalgası başladığında bu süreçte Taşımalı Eğitimin çok sakıncalı olduğunu bazı mahalle(köy) okullarının tekrar eğitime açılması gerektiği, böylece yoğunluğun ve sirkülasyonunun azaltılması sağlanmalı şeklinde önerilerimiz olmuştu. Maalesef ki Milli Eğitim Bakanlığı 2021-2022 eğitim yılı için sadece mevcut sisteme devam etmiş sadece bazı uygulamalar ve temizlik hususunda önlemler alarak bu süreci yönetmeye çalışmıştır. Son günlerde özellikle de velilerden tarafımıza bu konuyla ilgili çok sayıda şikâyetler gelmeye başlamıştır. Özellikle bazı okullarda 30-40 kişilik sınıfların olduğu, Okullarda yeterli hizmetli sayısının olmaması ile yaşanan temizlik sorunları, tam gün uygulamasıyla öğrencilerin uzun süre bir arada kalması teması ve vakaları artırdığı gibi birçok sorunları bizlere iletmişlerdir.
Gelinen noktada Milli Eğitim Bakanlığı devam eden salgın sürecinde çok daha sağlıklı ve akılcı bir anlayışla bu yaşanan sorunları asgariye indirebilmesi mümkün olabilirdi. Öncelikle taşımalı eğitim kapsamındaki fiziki koşulları uygun ya da zaman almayacak küçük müdahalelerle bazı köy okulları eğitime açılabilir öğretmen ihtiyaçları atama bekleyen öğretmenlerden çok rahat karşılanabilirdi. Yoğunluğu azaltmak için sınıflar bölünebilir haftada 3’er gün cumartesi günleri de eğitim verilmek suretiyle yüz yüze eğitim, diğer günler de önceki yılda olduğu gibi uzaktan eğitime devam edilebilirdi. Seçmeli dersler belli bir süre için kaldırılabilir veya uzaktan eğimle verilebilir, ders saatleri yeniden düzenlenebilirdi. Ayrıca salgın daha büyük boyutlara ulaşmadan öğrencilerin aileleri aşılarını mutlak surette tamamlamaları hususunda gerekli tedbirler alınmalıdır. Burada çok önemli bulduğum bir konuda Salgınla başlayan ve halen devam eden süreçte öğrencilerin “Öğrenci alışkanlıklarını kaybetmesi ve bir türlü bu konsantre olamamaları” dır. Bu konuda özellikle okullarda öğrencilere yardımcı uygulamalar yapılmalıdır.
Yine de çok geç kalmış olmadan eğitimin aksamaması ve çocuklarımızın sağlığı için gerekli bulduğumuz tedbirlerin alınmasını,2021-2022 eğitim öğretim yılının çocuklarımıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.